"Ramazan cebinden bisürü resim çıkarır, karıştırır.
- Bu benim oğlanın resmi... Bu askerlik hatırası. Bu kimdi Mahmut?
- O mu? Şey olacak... Eroin kaçakçısı Duman Ali... Bu da otel faresi Suphi... Resimler birbirine karışmış. Bul şu Fil`i be Ramazan!
Mahmut`la Ramazan resimleri karıştırırlar, Fil Hamdi`nin resmini ararlar.
- Çabuk ol Mahmut... Herif salebi içti, kaçacak... Bak, nasıl bakıyor etrafına!
- Buldum, şu resim olacak. Tamam, ta kendisi!
Şüphelendikleri adamın yanına giderler.
- Hemşerim, şöyle dursana...
Bir resme, bir de adamın yüzüne bakarlar.
- Bir de yan dur bakayım.
- A-ah, benzemiyor be Ramazan.
- Bikez de komiser bey görsün Mahmut. Belki o benzetir.
- Hemşerim, haydi yürü... Karakola kadar gideceksin."